Kadim Bir Öğreti Olarak: Hermetik Felsefe

Zeynep Buket Akdeniz
4 min readDec 24, 2022

--

Bu konu hakkında daha önce konuştum mu bilmiyorum ama hayatımın bir bölümü okült öğretileri, ezoterizmi araştırarak geçti. Bu alana karşı içsel bir çekilme, yönelme hissediyorum. Çok az kişinin bildiği ve yorumlayabildiği alanlarla ilgili fikir sahibi olmanın cazibesine kapıldım bence. Bu cazibe beni önce Kadim Mısır’la ve çölün büyüsüyle sonra Agarta, Şambala; kayıp Mu ve Atlantis kıtalarıyla tanıştırdı. Mu ve Atlantis üzerine çalışırken yolum toplumların dilleri ve dillerin kökenlerine ve nihayet mitolojiye çıktı. Yunan, Mısır ve Hint mitolojilerini okumayı çok sevdim.

Düşüncelerim ve ilgilerim günden güne farklılaşırken, kitaplığımdaki kitaplarla göz göze gelip bunların üstündeki tozu yeniden kaldırmak istedim.

Böylelikle Kadim Öğretiler Dizisi’ne başlamaya karar verdim. 🙂

Bu dizide sizi öncelikle Hermetik Felsefe ile tanıştırmak istiyorum. Okultizmin bütün irrasyonelliği ile birlikte toplumları, kültürleri, dilleri ve mitleri nasıl etkilemiş birlikte bakalım.

İlk ve temel sorumuz; Hermetik felsefe nedir?

Hermetik felsefe, birçok yönüyle insan doğasını, dünya düzenini ve evrenin yapısını açıklamaya çalışan bir filozofik okulun adıdır. Bu okulun temel ilkeleri, doğa yasalarının tam anlamıyla anlaşılmasına, insanın doğasının tanınmasına ve onun potansiyelini keşfetmeye odaklanır.

Hermetik felsefenin kökenleri, Mısır ve Yunan mitolojilerine dayanır ve bu okulun ilkeleri, yüzyıllar boyunca İslam dünyasında ve Avrupa’da da yayılmıştır. Hermetik felsefe, insanın doğayı anlaması, onu tanıması ve bu bilgiye göre yaşaması gerektiğine inanır.

Bu filozofik okulun ilkelerine göre, insan doğayı anlayarak ona uyum sağlamalı ve onun yasalarını keşfederek kendi potansiyelini gerçekleştirmelidir. İnsan doğasının tam anlamıyla anlaşılması, insanın evrensel bir bütün olarak görülmesine yardımcı olur. Bu anlayışa göre, insan dünyadaki her şeyle bir bütündür ve dünya da insanla birlikte bir bütün olarak görülür.

Bilgeliğin dudakları anlamayan kulaklara kapalıdır.
Kybalion

Çeşitli ırklardan, uluslardan felsefecileri ve insanları binlerce yıldır derinden etkilemiş olan temel ezoterik ve ökült öğretiler eski Mısır’dan gelmiştir. Piramitlerin ve Sfenks’in memleketi Mısır; saklı bilgelik ve mistik öğretilerin de doğum yeridir.

İnanışa göre; kadim Mısır’da bir üstad yaşadır ancak “Üstatlar Üstadı” diye bilinen Kadim Mısır’ın yüce üstadı Hermes Trismegistus’un (Üç Kere Yüce Hermes) eğer gerçekten insansa Mısır’ın ilk dönemlerinde yaşadığı düşünülmektedir. Daha sonra Mısırlılar onu tanrı mertebesine yüceltmiş ve Thoth adını vererek tanrılarından biri yapmıştır. Yıllar sonra da Kadim Yunan ona “Bilgelik Tanrısı Hermes” adını vermiştir.

Antik Yunan’da Hermes tasviri
Antik Mısır’da Thoth tasviri

Mitolojik tanrılara ve hikayelere daha sonra uzun uzun değineceğimiz için şimdilik bu kısmı burada bırakıyorum.

Hermestik Öğretiler her ülkede, her dinden bulunmakla birlikte, herhangi bir dinle özdeş tutulmamıştır. Ancak okült öğretilerin bütün kapılarını açan anahtarın Hermetik Felsefe olduğuna inanılır.

İlk zamanlarda Temel hermetik öğretiler Kybaliyon isimli kitapta toplanmıştır. Kitap, dışardan insanların anlayamayacağı ancak fakat Hermetik inisiyeler tarafından örneklerle açıklanan ilkelerden oluşmaktadır. Metali altına çevirecek olan Felsefe Taşı efsanesi bütün Hermesçi öğrencilerin kolayca idrak ettiği üzere Hermetik Felsefe ile ilgili bir teşbihti.

Kybaliyon’da detaylıca açıklanan bu yedi prensibe birlikte yakından bakalım. Bu kısım doğrudan kitaptan alıntılarla ilerleyecektir.

Kybalion: Yedi Kozmik Yasa

Yedi hakikat prensibi vardır; her kim bunu bilip anlarsa, sihirli donuşunu Tapınak Kapıları’nı sonuna kadar açan Büyülü Anahtar’a sahiptir.
Kybalion

Bütün hermetik felsefenin dayandığı yedi Hermetik ilke şunlardır:
Zihinsellik prensibi
Tekabül prensibi
Titreşim prensibi
Kutupluluk prensibi
Ritim prensibi
Sebep sonuç prensibi
Cinsiyet prensibi

1.Zihinsellik Prensibi:

Bütün zihindir. Evren zihinseldir. Evren tek bir bilinçtir.
Maddi duyularımızla görünür olan her şeyin altında yatan tözsel gerçeklik, tindir. Tin kendinden bilinmez ve tanımlanamazdır. Fakat bir evrensel, ebedi, canlı zihin olarak düşünülebilir.

2.Tekabül Prensibi:

Yukarıdakiler aşağıdaki gibidir, aşağıdaki yukarıdaki gibidir.
Bu prensip, Varlık ve Yaşam’ın çeşitli planlarına ait fenomenlerle yasaların arasında her zaman bir tekabül ilişkisi olduğu hakikatini anlatır.

3.Titreşim Prensibi:

Hiç bir şey durmaz,h er şey hareket eder, her şey titreşir.
Bu prensip, modern bilimin onayladığı ve her yeni bilimsel keşfin doğrulama eğiliminde olduğu ”Her şey hareket halindedir ve hiç bir şey durmaz” gerçeğini anlatır.

4.Kutupluluk Prensibi:

Her şey ikilidir (dual), her şey iki kutba sahiptir, her şeyin kendi zıt çifti vardır, benzeyen ve benzemeyen aynıdır. Zıtların doğası bir, dereceleri farklıdır; uçlar buluşurlar, bütün hakikatler yarım hakikatlerdir; bütün paradokslar uzlaştırılabilir.
Her şey zıttı ile mümkündür.
Bu prensip her şeyde iki kutup ya da iki yön olduğunu, ”zıtlar”ın gerçekte yalnızca aynı şeyin iki ucu olduğunu ve bu uçlar arasında o şeyin çeşitli derecelerinin var olduğunu açıklar.
Hermesçiler kutupluluk prensibini uygulama yoluyla Kütü’yü İyi’ye dönüştürme sanatını bilirler.

5. Ritim Prensibi:

Her şey akar, içe ve dışa ;her şey dalgalanır; yükselir ve alçalır; her şeyde sarkacın salınımı vardır; sağa salınım, sola salınımla aynıdır. Ritim kendini telafi eder.
Etki ve tepki, ilerleme ve gerileme, doğuş ve batış birlikte vardır.

6.Sebep Sonuç Prensibi:

Her sebebin bir sonucu, her sonucun bir sebebi vardır; her şey yasaya göre olur. Değişim bilinmeyen yasadan başka bir şey değildir; birçok nedensellik planı vardır, hiçbir şey bu yasadan azade değildir.
Hiçbir şeyin “kendiliğinden olmadığını”,”yasaya göre olduğunu” raslantı diye bir şey olmadığını, var olan başka planlar olsa da, yüksek planlar alt planlara egemen olsa da hiçbir şeyin tümüyle bu yasadan kaçamayacağını açıklar.

7.Cinsiyet Prensibi:

Her şeyde cinsiyet vardır; her şeyin eril ve dişil prensipleri vardır. Cinsiyet bütün planlar için geçerlidir.
Bu prensip, cinsiyet’in her şeyde tezâhür ettiğini, eril ve dişil prensiplerin her zaman ve her zaman faal olduğunu belirler.

Hermesçi öğreti Bilge’nin yasayla bir hizaya girdiğini ve onun hareketlerini anlayarak kör kölesi olmak yerine onu yönettiğini anlatır. Ve bunu anlayan da ustalık yolundadır.

Konuyla ilgili derinleşmek için kaynak önerileri:

Kybalion: Yedi Kozmik Yasa (Kitap)
https://islamansiklopedisi.org.tr/hermes
https://www.hermetics.org/hermetik.html
https://www.youtube.com/watch?v=vbJ4_j3a8Cw&t=29s

Hermetik Felsefe ve Simya

--

--